Adet düzensizliği, adet dönemlerinin normal döngüsünün aksaması durumunda ortaya çıkar. Farklı nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilen adet düzensizlikleri; adetin zamanlaması, süresi veya kanama miktarı ile ilgili olabilir. Adet düzensizliği, kadınların yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir, bu nedenle uygun teşhis ve tedavi önemlidir. İçeriğimizi okuyarak adet düzensizliği nedenleri ve belirtileri hakkında bilgi sahibi olabilir, tanı ve tedavi yöntemlerini öğrenebilirsiniz.
İçerikler (Gizle-)
Adet Düzensizliği Nedir?
Adet Düzensizliği Neden Olur?
Hormonal Değişiklikler
Stres
Polikistik Over Sendromu (PCOS)
Tiroit Sorunları
Endometriozis
Düşük Kilo
Hormonal Doğum Kontrol Yöntemleri
Adet Düzensizliği Belirtileri Nelerdir?
Adet Düzensizliği Tanı Yöntemleri Nelerdir?
Adet Düzensizliği Nasıl Tedavi Edilir?
Kadınlarda adet dönemi, genellikle her 28 günde bir meydana gelir ve dört ile yedi gün boyunca sürebilir. Normal adet döngüsü uzunluğu, 21 ila 35 gün arasında değişebilir. Ortalama adet döngüsü uzunluğu ise 29 gündür. Adet döngüsünün 24 günden kısa, 38 günden uzun olması veya aydan aya önemli ölçüde değişmesi adet düzensizliği olarak tanımlanır. Adet düzensizliği; özellikle ergenlik, emzirme veya perimenopoz (menopoz öncesi) dönemlerinde doğal bir durumdur. Doğum sonrası adet düzensizliği de sık rastlanan bir durumdur. Hormon seviyelerindeki değişiklikler, stres, belirli fiziksel ve zihinsel sağlık sorunları ve diğer birçok faktör düzensiz adet dönemlerine yol açabilir.1,2
Adet döngüsüsünün uzunluğunda hafif değişiklikler yaşanması ve önceki adet dönemlerine göre biraz daha fazla veya az kanama görülmesi normaldir. Kadınlarda adet düzensizliği olarak tanımlanabilecek durumlar ise şunlardır:
Sık görülen adet düzensizlikleri şu şekilde sınıflandırılabilir:
Adet düzensizliğinin pek çok farklı nedeni olabilir. Östrojen, progesteron ve folikül uyarıcı hormon gibi temel hormonlar, adet döngüsünü düzenlemekten sorumludur. Söz konusu hormonların dalgalanmalarını tetikleyen herhangi bir faktör adet düzensizliğine yol açabilir. Bu nedenle ergenlik dönemindeki genç kızlar ve menopoz dönemi yaklaşan kadınlar sıklıkla adet düzensizliği yaşayabilir. Başlıca adet düzensizliği nedenleri şunlardır:
Hayatın çeşitli dönemlerinde yaşanan hormonal değişimler, adet döngüsünü etkileyebilir. Vücut, ergenlik döneminde önemli değişikliklere uğrar ve adetleri düzenleyen hormonların düzene oturması birkaç yıl sürebilir. Bu süre içinde adet düzensizlikleri oldukça yaygındır. Doğumdan sonra adet düzensizliği de sık rastlanan bir durumdur. Süt üretiminde rol oynayan prolaktin hormonu, emzirme döneminde ovulasyonu baskılayarak adetlerin uzun süre durmasına neden olabilir. Bu durum, laktasyonel amenore olarak adlandırılır. Emzirme sıklığı azaldığında veya tamamen kesildiğinde adetler düzene girer. Genellikle 40'lı yaşlarda başlayan ve perimenopoz olarak adlandırılan menopozun ilk aşamasında da hormon seviyeleri düşmeye başlar. Bu nedenle perimenopoz sırasında adet döngüsü, daha uzun veya daha kısa olabilir. Hormonal değişikliklerin etkili olduğu bir diğer durum kürtajdan sonra adet düzensizliği yaşanmasıdır.2,4
Adet düzensizliği sebepleri arasında yüksek stres seviyeleri de yer alır. Ayrıca yüksek stres seviyelerine sahip olan kadınlarda adet dönemleri daha uzun ve daha ağır görülebilir. Vücut, stres altındayken adrenalin ve kortizol gibi stres hormonlarını salgılar ve bu hormonlar adet döngüsünü düzenleyen cinsiyet hormonlarıyla etkileşime girebilir. Özellikle kronik stres, adet düzensizliklerini tetikleyebilir.2
Düzensiz adetler, çok sayıda yumurtalık kistiyle karakterize olan polikistik over sendromunun (PCOS) belirtisi olabilir. PCOS'lu kadınlarda, genellikle erkek cinsiyet hormonu androjen seviyeleri yüksektir, bu durum da ovulasyonu engelleyerek adet gecikmesi ya da ağır kanama gibi adet düzensizliklerine neden olabilir.2,4 Daha detaylı bilgi için “Adet gecikmesi neden olur?” başlıklı içeriğimizi inceleyebilirsiniz.
Metabolizma, kalp atış hızı gibi temel vücut işlevlerini etkileyen hormonları üreten tiroit bezi; ovulasyon ve adet döngüsünün zamanlamasını düzenlemeye de yardımcı olur. Tiroit sorunları temelde iki başlık altında sınıflandırılabilir. Aşırı miktarda tiroit hormonu üretimi hipertiroidizm, yetersiz tiroit hormonu üretimi ise hipotiroidizm olarak adlandırılır. Tiroit sorunları, adet döngüsünü etkileyebilir, adeti daha ağır veya hafif, daha sık veya seyrek hale getirebilir. Hatta ovulasyonun durmasına dahi neden olabilir. Bu nedenle, tiroit sorunları yaşayanların bir doktora başvurarak doğru teşhis ve uygun tedavi seçenekleri hakkında bilgi alması önemlidir.2,4
Normalde rahim içinde büyümesi gereken hücrelerin rahim dışında büyümesine neden olan ve üreme çağındaki kadınların %10'unu etkileyen endometriozis, genellikle adet döneminde şiddetli ağrılara yol açabilir. Endometriozis, ayrıca ağır kanama, pıhtılı adet görme, adetler arası kanama gibi adet düzensizliklerine de neden olabilir.2,4
Aşırı veya hızlı kilo kaybı, hormonal dengesizliğe yol açarak östrojen eksikliğine neden olabilir. Tıbbi olarak hipotalamik amenore olarak adlandırılan bu durum, adet dönemlerinin düzensizleşmesini veya tamamen durmasını beraberinde getirebilir. Anoreksiya nervoza, bulimiya nervoza ve aşırı yeme bozukluğu gibi yeme bozuklukları da adet düzensizliği nedenleri arasındadır.2,4
Hormonal doğum kontrol yöntemleri, ovulasyonu durdurarak işlev gösterir. Bunun sonucunda bazı kadınlar hiç adet görmez, bazıları da adet dönemi gibi görünen geri çekilme kanamaları yaşayabilir. Özellikle ilk kez hormonal doğum kontrol yöntemi kullanan kadınlar, başlangıçta düzensiz kanama yaşayabilir. Zaman içinde adet dönemleri daha düzenli hale gelebilir veya tamamen durabilir. Benzer şekilde hormonal doğum kontrolünü bırakan kadınlarda da adet düzensizliği görülebilir. Vücudun hormonal döngüsünün yeniden normale dönmesi zaman alabilir.4
Adet düzensizliği belirtileri; sık veya seyrek adet görme, hiç adet görmeme, adet dönemleri arası kanamalar, adet döneminde aşırı ya da az kanama, adet döneminin uzun ya da kısa olması şeklinde sıralanabilir. Adet düzensizliği genellikle zararlı değildir. Ancak sürekli veya uzun vadeli adet düzensizliği çeşitli durumların riskini artırabilir. Adet düzensizliği zararları şunlardır:
Adet döngünüzde düzensizlikler yaşıyorsanız doktorunuzla paylaşmak için adet dönemlerinizin ne zaman başladığını ve ne zaman bittiğini kaydetmeye başlayabilirsiniz. Bunun için adet günü hesaplama araçlarını kullanabilirsiniz. Doktorunuz adet düzensizliğinin nedenini teşhis etmek için size adet döngünüz ve tıbbi geçmişiniz hakkında sorular sorar. Fiziksel muayenenin yanı sıra tanı için aşağıdaki tarama yöntemlerine başvurmak gerekebilir:
Adet düzensizliği; ergenlik, perimenopoz veya hormonal doğum kontrolü yöntemlerinden kaynaklanıyorsa genellikle tedavi gerektirmez. Ancak açık bir nedeni olmayan, farklı belirtilerle birlikte görülen, uzun süreli adet düzensizlikleri yaşanıyorsa veya hamile kalmak isteniyorsa bir doktora başvurmak önemlidir. Peki, adet düzensizliği için ne yapılmalı? Adet düzensizliği tedavisi, altta yatan nedene bağlı olarak değişir ve kişiye özgüdür. Tedavi planı, mutlaka bir doktor tarafından belirlenmelidir. Polikistik over sendromu (PKOS), rahim fibroidleri veya endometriozis gibi durumlar nedeniyle meydana gelen adet düzensizliklerinin tedavisinde hormonal doğum kontrol yöntemleri kullanılabilir. Hormon replasman tedavisi, perimenopoz kaynaklı adet düzensizliklerinin tedavisinde faydalı olabilir. Potansiyel tedavi yöntemleri arasında kilo yönetimi, dengeli beslenme programı ve psikoterapi de yer alabilir.
Uyarı: Bu metin kişileri konu özelinde objektif bir şekilde bilgilendirme amaçlı yazılmıştır.
Kaynakça
Önerilen Bloglar
Tampon Nedir Ne İşe Yarar Nasıl Kullanılır
Kadınlarda doğurganlığın bir simgesi olarak kabul edilen adet döngüsü, doğal bir süreçtir ve döllenme gerçekleşmediğinde rahim astarı regl kanaması ile vücuttan dışarı atılmasıdır.
Devamını OkuVajina Kaşıntısına Ne Iyi Gelir?
Kadınlar zaman zaman vajinal kaşıntı yaşayabilir.
Devamını OkuVajina Çeşitleri Nelerdir
Kadın üreme sisteminin en karmaşık bölümlerinden olan vajina, hem görüntüsü hem de özellikleri açısından farklı çeşitlere sahiptir.
Devamını Oku